Zamanın her anında ideolojiyi dogmalaştırıp “inanca” dönüştürmüşlere (ya da inançlarını iktidar uğruna siyasallaştırıp “ideolojileştirmişlere) bunu anlatmak zor biliyorum ama … · Siyaseti demokratikleştiremediğimiz, kendi içinde demokratik siyasal organizasyonlar oluşturamadığımız için! · Merkezi yönetimi âdemi merkeziyetçi kılamadığımız, her 20 bin nüfusa bir belediye kuramadığımız için! · Bürokratik hegemonyadan kurtulamadığımız, bunu bir yönetim sorunu olarak değil de, ideolojik bir sorun olarak görmekte ısrar ett…
Dijitalin yükselişi yaşam şeklimizi hızla değiştirdi. Artık bize özel reklamlara, konum bazlı kampanyalara, bir sms ya da telefonumuza gelen bildirimlerle indirimli kahve ve yemek davetlerine alışmakla kalmadık daha fazlasını da bekler olduk. Bunlar hayatımıza “olumlu” yansıdığını düşündüğümüz, mümkünse terk de etmeyeceğimiz kısımlar. Bir yandan da –her ne kadar sağladığı konforu terk etmek istemesek de- hakkımızda bu kadar bilgi toplanmasının sonucu sonrası ne olur diye bir korkuyu da hissediyoruz. Süreç Avrupa Birliği’nde başladı. AB, başta …
Arabuluculuk kanunu 7 Haziran 2012’de Resmi Gazete’de yayınlandı. Ama popüler olması Ekim 2017’de yayınlanan İş Mahkemeleri Kanunu ile, 1 Ocak 2018’ten itibaren işçi-işveren uyuşmazlıklarında Arabuluculuğun zorunlu kılınması ile oldu. Hayatımıza girmesi ile birlikte de farklı kesimlerden farklı tepkiler aldı. Örneğin İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İrfan Özhamaratlı “işverenler, çalışanla helalleştikleri için, çalışan alacağını bir an önce aldığı için, Adalet Bakanlığı’da iş yükünün düşmesinden dolayı mutlu [1] ” d…
Social Plugin