E-Ticaret ve Stok-Lojistik Yönetimi

E-Ticaretin hem ciro hem de yaygınlık anlamında büyümesi şirketleri fiziki mağazalar yanında sanal mağazalarda açmaya itiyor, bu da stok ve lojistik yönetimlerinde iş süreçlerini yeni baştan ele almalarını zorunlu kılıyor gitgide.

E-Ticaretin yaygınlaşmaya başlaması fırsat siteleriyle oldu malum. İş modeli bununla sınırlıyken şirketleri zorlayan pek bir şey yoktu, tek yapılması gereken ürünlerini sayfalarında yayınlayıp sipariş toplayan fırsat sitesi için önceden belirlediği miktarda stoğunu kampanya süresi boyunca rezervde tutmasıydı. Kampanya sonunda gelecek yüksek adetli sipariş, birkaç günlük stok rezervinin maliyet riskini rahat rahat karşılıyordu nasılsa.

Ama iş orada kalmadı, internet üzerinden alışveriş yaygınlaştıkça yeni sunum modelleri ortaya çıktı sürekli ve sanal mağazalarda 7/24 sezon satış yapmaya kadar geldi.

Hemen yanında gelen (alışveriş kültüründeki son radikal değişim) omni-channel yaklaşımla birlikte şirketler şu anda, süreçleri sıkı sıkıya yeniden tariflenmezse rahatlıkla ciddi gider/maliyet artışlarına neden olacak bir stok-lojistik yönetim sorunuyla karşı karşıyalar.

Basitçe; artık çoğu şirket için e-ticaret satışında değerlendirmek üzere stoğunun bir kısmını rezerve etmek rasyonel değil. (Özellikle moda/sezon sunumu yapmak durumunda olan perakendeciyseniz, stoklu çalışmanız ya da stoğunuzun bir kısmının elde kalmasıyla sonuçlanabilecek şekilde rezervli çalışmanız zaten sözkonusu olmamalı).

Bu durumda yapılması gereken, tüm stoğunuzu tüm satış kanallarınızda aynı anda sunmak. (Kullandığınız stok takip yazılımı/firması ile web yazılımı/firmasının bu konuda yardımcı olabilmesi gerekiyor, olamıyorlarsa alternatif aramayı düşünmelisiniz.)

Bunu yapmanız sizi ikinci, üçüncü ve (belki) dördüncü sorununuzla karşı karşıya getirecek.

Stoğunuzu aynı anda tüm satış kanallarınıza ya da merkez deponuz ile fiziki mağazalarınızda olanları sanal mağazalarınıza açtınız. Sanal mağaza üzerinden aldığınız siparişi merkezi operasyon üzerinden kontrol ve sevk ediyorsanız, üründe o sırada başka bir şehirdeki mağazanızdaysa… Mağazadan merkeze alıp merkezden müşteriye göndermek hem maliyet hem de zaman kaybı, en mantıklısı sevkiyatı mağazadan yapmanız. Ve bu sürecin yönetimini de (yani siparişin alınması, sevkiyat emrinin mağazaya iletilmesi vs.) yazılım destekli yapmalısınız, aksi halde işgücünüzü sürekli büyütmek zorunda kalırsınız.

Yani aşmanız gereken ikinci sorun; yazılımlarınız sadece tüm stokları sanal mağazalarınıza açmakla kalmamalı, siparişinde her nerede mevcutsa oradan sevkini sağlamalı, aynı zamanda müşteri kartının açılması, faturalama işlemleri ile veri toplama ve raporlama ihtiyacınızı da karşılamalı (ölçemiyorsanız yönetemezsiniz!).

Buda sizi üçüncü sorununuza götürür; yani mağazalarınızda bu operasyonun mağaza ayağında yer alması gereken nitelikte çalışanlarınız olmalı.

Ve (belki) dördüncü sorununuz; stoklarınızın reel durumu ile sistemdeki karşılığı birebir olmalı ya da ancak tolere edebileceğiniz kadar sapma göstermeli. (Hazır giyim gibi sezonlu çalışan ve model sayısı ve adet sirkülasyonu fazla olan sektörlerde çalışanlar bu sapmaların yoğunluğunu bilirler). Stoklarınızı sanal mağazalarınıza da açacaksanız, bu sorunun da üstesinden kesinlikle gelmelisiniz.

Kısacası, organizasyonunuzun önemli bir kısmını yeniden ele almak ve süreçlerinizi baştan tariflemek durumundasınız.

Kısacası zor ama zevkli bir yolculuk sizi bekliyor, bu yolculuk sizi hedefinize belki götürür belki de götüremez. Ama yola çıkmazsanız, oraya zaten gidemeyeceksiniz ki.

Yorum Gönder

0 Yorumlar