Ana içeriğe atla

SGK Prim Ödemede “Erteleme” Sorunu!

Ocak ayının sonunda hızlıca çıkan bir Bakanlar Kurulu kararıyla “6770 sayılı Kanunun 28. maddesi ile 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununa eklenen Geçici 72. maddede yer alan prim ertelemesi kapsamına giren özel sektör işverenlerimizin, 2016/Aralık ayına ilişkin sigorta prim borçlarının anılan maddede öngörüldüğü şekilde hesaplanan miktarı, herhangi bir başvuruya gerek olmaksızın 31.10.2017 tarihine kadar” ertelendi. Aynı kapsamda 2017 Ocak ayı primi 30.11.2017’ye, Şubat primi de 31.12.2017’ye ertelendi. Bu yolla hükümet, bir çeşit faizsiz kredi kullanma imkânı sağlayarak mevcut ekonomik kriz ortamında işletmeleri finansal açıdan bir nebze daha rahatlatmayı hedefledi.

Bunun arkasından gelen soru ise şu oldu: İşletmeler Aralık ayına ait SGK primlerini, bir sonraki Ocak ayının sonuna kadar ödedikleri takdirde 2016 hesaplarında gider olarak gösterebiliyor ve vergi matrahlarından indirebiliyorlardı. Hükümet kararıyla ertelemeye gitmeleri halinde de bunu yapabilecekler miydi? O sıralarda bende dâhil pek çok kişi bu sorunun yanıtını “evet” olarak düşündü, “çünkü ilgili yasalarda, ertelenmiş tarihlerde yapılan ödemelerin “gününde ödenmiş” sayılacağı ibaresi yer almaktadır.”[1]

Ancak Mersin Vergi Dairesi Başkanlığı 11 Nisan’da yayınladığı bir özelge ile “fiilen ödenmemiş SGK primlerinin önceki yıl hesaplarında indirim konusu olamayacağını” açıkladı.[2]

Bu açıklamanın kusurlu olduğunu düşünüyorum. Çünkü, Hükümetin Ocak sonundaki prim ödemelerini erteleme kararının nedeni, ekonomik kriz ortamında işletmelere finansal açıdan yardımcı olmaktı. Örneğin işetmenin 1.000 TL Aralık ayına ait ve Ocak sonunda ödenmesi gereken SGK primi olsun. İşletmenin bunu ödeyecek parası yok, mecburen kredi alacak. Kararda açıklanan zamana uygun bir kredi kullansa işletme o dönem, yani Ocak sonunda 1.000 TL alsa ve Ekim sonunda bankaya geri ödemeyi planlasa, bunun maliyeti aşağı yukarı (yıllık yüzde 14 gibi) 105 TL faiz gideri olacak. Hükümet, bir anlamda bu 105 TL’lik maliyeti işletmeye yansıtmamış oluyor. Ancak Mersin Vergi Dairesi Başkanlığı’nın özelgesine göre, kredi kullansa Ekim sonunda ödeyeceği 105 TL’lik faiz maliyetinden kurtulan işletme, 1.000 TL’lik SGK primini gider yazamayacağından, Nisan sonunda 200 TL fazladan vergi ödemek zorunda kalacak.

Yani erteleme kararının ekonomik kriz ortamında işletmelere finansal destek sağlama gerekçesi sıfırlanmış oluyor.

Maliye Bakanlığı’nın, yıllık beyannamenin verilmesine sayılı günler kalmışken, acilen bu konuyu görmesi gerekiyor.

[1] http://istebugibi.com/uncategorized/gunun-sekeri-sgk-priminin-odemesinde-itirazsiz-erteleme/

[2] http://www.alomaliye.com/2017/04/11/odemesi-ertelenen-sgk-primlerinin-kurum-kazanci/

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Online Satış İadelerinde Gider Pusulası İmzasız Düzenlenebilir

Gider pusulası, Vergi mükellefi olmayanlardan satın alınan ürün ve hizmetlerin belgelendirilmesi ve muhasebe sistemine kaydedilmesi için düzenlenen evraktır. Aynı zamanda tüketicilere satılan ürünlerin iade alınması durumunda da gider pusulası düzenlenir. Yani gider pusulası, fatura hükmündedir. Gider pusulasının şekil ve usulüne ilişkin açıklamalar Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 225 Sıra No'lu VUK Genel Tebliğinde yapılmıştır. Buna göre: ·          Gider pusulaları, mükelleflerce matbaalara bastırılır ya da notere onaylattırılır. ·          Gider pusulası iki nüsha şeklinde düzenlenir. İki nüsha düzenlenmeyen ve gider pusulasında yer alması gereken bilgilerin eksik yazılması durumunda gider pusulaları düzenlenmemiş kabul edilir. ·          Gider pusulalarının bir nüshası işi yapana ya da ürünü satana verilir, diğer nüshası ise düzenleyen kişi tarafından muhafa...

Misli Mal ve Misli Olmayan Mal Ayrımı

Özellikle hukukta karşımıza çıkan kavramlardan biri misli mal ile misli olmayan maldır. Muhasebede de vergi konularında rastlarız bu kavramlara. Çok kolay kullandığımız bu iki kavramı kısaca tanımlayalım:

Dizilerin kıyafet sponsorları KDV’ye tabi mi?

  Fotoğraf Balat Oyuncak Müzesinde çekilmiştir. Markalar için en maliyetsiz reklam çalışmalarından biri, bolca bulunan tv dizilerine sponsor [1] olmak. Dizi de oyuncuların kullandığı eşyalar, giydikleri kıyafetler, yemek yedikleri restoranlar vs. genel de sponsordur. Ürünler genellikle geçici süreyle verilir ve iade alınır. Karşılığında da dizinin sonunda markanın logosu gösterilir. Bu işlem için taraflar yani markayla dizi yapımcısı birbirlerine cash ödeme yapmazlar. İşlem bir tür barterdir. Böyle olduğundan olsa gerek, sözleşmelerde bir bedel yazılmaz, kimse kimseye fatura kesmez, işlem kayıtlara girmez. Bir irsaliyeyle ürün teslim edilir, işi bitince de (genelde aynı irsaliyeyle çünkü dizinin ürün casti iade irsaliyesi de düzenlemez) iade alınır. Ancak KDV mevzuatı açısından bakınca bu işlem yanlıştır. KDV Kanunun 10. Maddesi vergiyi doğuran olayları sıralamıştır: