Ana içeriğe atla

İş yapma güveni

Nerden aklıma geldi bilmiyorum, (şu an Cory Doctorov’un Özgür ve Bedava, İnternet Çağında Bilgi kitabını okuyorum, muhtemelen o tetikledi), bir tarihte çektiğim fotoğrafları yayınlayacağım bir sitem olsun istemiştim (Instagram ya yoktu ya da ben habersizdim). Nette biraz dolaştım, tasarımını beğendiğim bir site buldum ve biraz para ödeyip (çok bir para değildi ama paraydı işte) bir şablon site kiraladım. Sonrada birkaç fotoğraf yükleyip tasarımı kontrol etmeye başladım, (o sırada işyerindeydim, kapsamlı bir yükleme yapmayı evde olacağım hafta sonuna bırakıp beş altı fotoğrafla kısa bir deneme yapıyordum sadece.)

Bu arada söylemeliyim, toplumsal eylemliliklerde (mitingler, gösteriler vs.) çektiğim bolca fotoğrafım var (saymadım ama 40 binin üzerinde sanıyorum, bazılarında iyi aksiyon görüntülerde var. İnsanların mutlu, öfkeli, düşünceli hallerini fotoğraflamayı seviyorum.) Siteye ilk yüklediğim fotoğraflarda bu tarzdı.

Hafta içiydi ve ben düzenleyene kadar site birkaç gün bu haliyle kalacaktı, benim için dert değildi ama kalamadı. Çünkü bana siteyi kiralayan firma sahibi, fotoğraflarıma baktı ve siteyi yayından kaldırdı. Neden diye sorduğumda da abuk sabuk bir sürü zırvaladı, (zırvaları buraya almayayım ama firma sahibinin sözde hassas vatandaş olduğunu söyleyeyim gerisini siz anlayın.) Altta kalmadım tabi, bende firma sahibine aklıma geleni mail ortamında saydım (bütün olay yazışmaydı). Bu arada doğal olarak paramı geri de istedim ve ödemezse mahkemeye vereceğimi de söyledim. Hiç tınmadı, paramı da geri ödemedi.

Sonrasında düşündüm, mahkemeye versem bana göre haklıyım, çünkü bir anlaşmamız var ve firma anlaşmaya aykırı olarak sitemi yayından kaldırmış. Saydığı zırvaların hiçbir gerçekliği yok çünkü yayınladığım fotoğraflar neredeyse bütün haber kanallarında yayınlanmış, programı önceden belli, hiçbir yasadışılığı olmayan bir mitingden kareler, kaldı ki öyle olmasa bile bu beni eylem katılımcısı yapmaz, orada bulunan herhangi biri fotoğraflamış olabilir sonuçta.

Ama gene de mahkemeye ver(e)medim. Çünkü şöyle de düşündüm; ben mahkemeye vereceğim, mahkeme aylarca (belki birkaç yıl) sürecek, iş yoğunluğumdan hem davayı sürekli takip edemeyeceğim hem de bir avukat tutsam bir dolu masraf, bir de hâkim de firma sahibi gibi düşünürse, kaybedeceğim. Ortadaki para bunlarla kıyaslayınca, kaybına razı olabileceğim bir meblağ, bir de işin stresi vs.

Bu bana neyi öğretti derseniz, Türkiye’de internet üzerinde herhangi bir yayın yapmak isteyenlerin neden başka ülkelerdeki sunucuları tercih ettiğini anlamış oldum derim.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Online Satış İadelerinde Gider Pusulası İmzasız Düzenlenebilir

Gider pusulası, Vergi mükellefi olmayanlardan satın alınan ürün ve hizmetlerin belgelendirilmesi ve muhasebe sistemine kaydedilmesi için düzenlenen evraktır. Aynı zamanda tüketicilere satılan ürünlerin iade alınması durumunda da gider pusulası düzenlenir. Yani gider pusulası, fatura hükmündedir. Gider pusulasının şekil ve usulüne ilişkin açıklamalar Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 225 Sıra No'lu VUK Genel Tebliğinde yapılmıştır. Buna göre: ·          Gider pusulaları, mükelleflerce matbaalara bastırılır ya da notere onaylattırılır. ·          Gider pusulası iki nüsha şeklinde düzenlenir. İki nüsha düzenlenmeyen ve gider pusulasında yer alması gereken bilgilerin eksik yazılması durumunda gider pusulaları düzenlenmemiş kabul edilir. ·          Gider pusulalarının bir nüshası işi yapana ya da ürünü satana verilir, diğer nüshası ise düzenleyen kişi tarafından muhafa...

Misli Mal ve Misli Olmayan Mal Ayrımı

Özellikle hukukta karşımıza çıkan kavramlardan biri misli mal ile misli olmayan maldır. Muhasebede de vergi konularında rastlarız bu kavramlara. Çok kolay kullandığımız bu iki kavramı kısaca tanımlayalım:

Dizilerin kıyafet sponsorları KDV’ye tabi mi?

  Fotoğraf Balat Oyuncak Müzesinde çekilmiştir. Markalar için en maliyetsiz reklam çalışmalarından biri, bolca bulunan tv dizilerine sponsor [1] olmak. Dizi de oyuncuların kullandığı eşyalar, giydikleri kıyafetler, yemek yedikleri restoranlar vs. genel de sponsordur. Ürünler genellikle geçici süreyle verilir ve iade alınır. Karşılığında da dizinin sonunda markanın logosu gösterilir. Bu işlem için taraflar yani markayla dizi yapımcısı birbirlerine cash ödeme yapmazlar. İşlem bir tür barterdir. Böyle olduğundan olsa gerek, sözleşmelerde bir bedel yazılmaz, kimse kimseye fatura kesmez, işlem kayıtlara girmez. Bir irsaliyeyle ürün teslim edilir, işi bitince de (genelde aynı irsaliyeyle çünkü dizinin ürün casti iade irsaliyesi de düzenlemez) iade alınır. Ancak KDV mevzuatı açısından bakınca bu işlem yanlıştır. KDV Kanunun 10. Maddesi vergiyi doğuran olayları sıralamıştır: