Kaygı ve İş

        Sayısı giderek artan bilimsel bulgular çoğu çalışanın lider pozisyonuna yükselmeyi ana kariyer hedefi olarak seçmediğini gösteriyor. Örneğin, Amerikalı çalışanların çoğunluğunun (yüzde 64) liderlik pozisyonları peşinde koşmak istemedikleri bulundu; C-seviyesinde lider olmayaysa yalnızca yüzde 3’ü istek duyuyor. Ayrıca genç kuşaklar kariyerlerini kurumları içinde veya farklı kurumlarda yatay bir yönde ilerletmeye önceki kuşaklara göre daha fazla istekli. Kısacası, çalışanların lider rollerini arzu edilen bir kariyer tercihi olarak görmesi konusunda radikal bir değişim yaşanıyor. Neden yetkinliği ve motivasyonu yüksek çalışanlardan çoğu liderlik veya yöneticilik pozisyonları için öne çıkmak veya aday olmak konusunda istekli değiller? Bu soruyu cevaplamak için içimizden biri (Zeynep) 2015 yılında yeni bir kavram ortaya attı: Lider olma kaygısı (LOK). LOK, çalışanların lider veya yönetici rolü için değerlendirilmeleri söz konusu olduğunda bu rolün sonuçlarına dair duydukları kaygıları ifade ediyor. Yüksek liderlik potansiyeline sahip olabilecek bireylerin neden liderlik pozisyonlarından kaçınabileceği sorusuna yeni bir bakış açısı getiriyor. Bu kaygı tipi yalnızca liderlik pozisyonlarına gelmesi düşünülen bireylerde değil, bu pozisyona gelmiş olanlarda da mevcut. Liderlik veya yöneticilik pozisyonundaki kişilerin de LOK deneyimi yüksek olabilir. LOK üç boyuttan oluşuyor: (1) başarısız olma kaygısı (örneğin, başarısızlık durumunda özsaygı yitimi veya utanç duyma kaygısı), (2) iş-yaşam dengesi konusundaki kaygılar (örneğin, ailevi sorumlulukları yerine getirememe veya kendine yeterince zaman ayıramama kaygısı) ve (3) başkalarına zarar verme kaygısı (örneğin, başkalarına adaletsiz davranma ya da acımasız birisi olma kaygısı).

“Kaygılarınızı Dile Getirmekten Çekinmeyin” 

 

Yorum Gönder

0 Yorumlar