Ana içeriğe atla

HANGİ MODA?

Giyimi üzerime yakıştırmayı severim, önce benim beğenmem lazım, ama bir moda takipçisi değilim. Zaten moda’dan ne anlamak gerektiği konusunda (genelde sanılanın aksine) bir fikir birliği olduğunu da sanmıyorum, yani trendle moda’yı eşanlamlı kullanmıyorsak -ki değildir- herkesin modası kendisine gibi birşey var ortada.
Ben moda’yı biraz değişiklik gibi tanımlıyorum, tektipe karşı, alışılmış olana karşı, yeniyi varetme gücü olmasa da kültürel altyapısını hazırlayan ve başkalarını da davet eden katılıma açık bir etkinlik gibi. Kaç tip moda var sorusunu da “üç” diye yanıtlıyorum ama bu biraz  eklektik bir yanıt çünkü tanımlamalarda da nötr değilim:
HIZLI MODA: Moda’nın en kötüsü. Hayatı “hızlı yaşama” jargonunun arkasına gizlenmiş dejenere akım. Cebe de zararlı çevreye de. Tarz olayım derken tarzsızlığın vücut bulmuş haline açılan kapı. Ticari açıdan zorunlu olarak kalite çizgisi bir miktar altlarda olmak zorunda, kimse birkaç giyimlik kıyafete dünya parası vermez nasılsa. Ama öte yandan sektöre girmek isteyenlerinde, girip tutunmak isteyenlerinde genelde ilk ayak uydurduğu ekol. İyi bir satış hasılatı yakalanır ve lojik faaliyetlerde dikkatli bir maliyetle planlana bilirse, ölçeğinde katkısıyla iyi bir birikim elde etmek mümkün olabilir. Sektör liderinin pazarın yüzde 12’sine hakim olduğu ve ikincinin payınınsa yüzde 2’lerde olduğu dikkate alınırsa bu alanda halâ ekmek var.
SÜRDÜRÜLEBİLİR MODA: Benim favorim. Biraz pahalı ama ‘geçen yaz giydiğimi bu yaz giymem’ demiyorsanız tasarrufu daha çok. Uzun soluklu, birkaç yıla yayılan trendleri takip edin, böyle de sağlam 8-10 parça dış giyiminiz olsun, birkaçı da hızlı kategoriden olabilir, değiştirmelik 7-8 parçanın da yardımıyla kendi kombinlerinizi yapıp temiz birkaç sene idare edersiniz. Cümlenin buraya kadarki kısmını okuyup dudak bükmeyin, Slow fashion yani “yavaş moda”, günümüzde baskın olan tüketim ve hız odaklı moda endüstrisine karşıt bir akım olarak ortaya çıkmıştır.
TARZ MODA: Bunu tanımlamakta zorlanıyorum aslında ama yazının girişinde moda’yı kendimce anlamlandırdığım cümleye ilave olarak, moda adaylarını çıkaran moda akımı diyebilirim belki. Her yeni tarzı sevmek mümkün olmasa da, yeni olan da denendikçe çıkıyor doğal olarak.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Online Satış İadelerinde Gider Pusulası İmzasız Düzenlenebilir

Gider pusulası, Vergi mükellefi olmayanlardan satın alınan ürün ve hizmetlerin belgelendirilmesi ve muhasebe sistemine kaydedilmesi için düzenlenen evraktır. Aynı zamanda tüketicilere satılan ürünlerin iade alınması durumunda da gider pusulası düzenlenir. Yani gider pusulası, fatura hükmündedir. Gider pusulasının şekil ve usulüne ilişkin açıklamalar Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 225 Sıra No'lu VUK Genel Tebliğinde yapılmıştır. Buna göre: ·          Gider pusulaları, mükelleflerce matbaalara bastırılır ya da notere onaylattırılır. ·          Gider pusulası iki nüsha şeklinde düzenlenir. İki nüsha düzenlenmeyen ve gider pusulasında yer alması gereken bilgilerin eksik yazılması durumunda gider pusulaları düzenlenmemiş kabul edilir. ·          Gider pusulalarının bir nüshası işi yapana ya da ürünü satana verilir, diğer nüshası ise düzenleyen kişi tarafından muhafa...

Misli Mal ve Misli Olmayan Mal Ayrımı

Özellikle hukukta karşımıza çıkan kavramlardan biri misli mal ile misli olmayan maldır. Muhasebede de vergi konularında rastlarız bu kavramlara. Çok kolay kullandığımız bu iki kavramı kısaca tanımlayalım:

Dizilerin kıyafet sponsorları KDV’ye tabi mi?

  Fotoğraf Balat Oyuncak Müzesinde çekilmiştir. Markalar için en maliyetsiz reklam çalışmalarından biri, bolca bulunan tv dizilerine sponsor [1] olmak. Dizi de oyuncuların kullandığı eşyalar, giydikleri kıyafetler, yemek yedikleri restoranlar vs. genel de sponsordur. Ürünler genellikle geçici süreyle verilir ve iade alınır. Karşılığında da dizinin sonunda markanın logosu gösterilir. Bu işlem için taraflar yani markayla dizi yapımcısı birbirlerine cash ödeme yapmazlar. İşlem bir tür barterdir. Böyle olduğundan olsa gerek, sözleşmelerde bir bedel yazılmaz, kimse kimseye fatura kesmez, işlem kayıtlara girmez. Bir irsaliyeyle ürün teslim edilir, işi bitince de (genelde aynı irsaliyeyle çünkü dizinin ürün casti iade irsaliyesi de düzenlemez) iade alınır. Ancak KDV mevzuatı açısından bakınca bu işlem yanlıştır. KDV Kanunun 10. Maddesi vergiyi doğuran olayları sıralamıştır: