Nobel Barış Ödülü "Neden" Henry Reeve Tugaylarına Verilmelidir?

Pandeminin etkisini Mart'tan beri hissediyoruz. Bir yandan kendimizin ve yakınlarımızın sağlığı için endişelenirken, bir yandan da sağlıkçıların olağanüstü çabasını görüyoruz. Ve pek çok başka sorunda olduğu gibi bu sorunda da dünya ülkeleri arasındaki eşitsizlik farkının sorunu nasıl da olabileceğin çok üzerinde büyütebileceğini de görüyoruz ve görmeye devam ediyoruz. Örneğin, biz aslında pandeminin ağırlıklı olarak gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde etkilerini, yayılımını ve sonuçlarını izliyoruz, kıyaslamalarımızı bunlara göre yapıyoruz. Bunun nedeni ise bu ülkelerin bir şekilde sınırlarının içinde faal olarak müdahale edebilecek imkan ve kaynakları ile iletişim altyapılarının olması ve bir veri havuzu oluşturabilmeleri. Oysa Hindistan ve diğer Uzak Doğu ülkeleriyle Afrika ülkelerinin ve Latin ve Orta Amerika'da ki kimi ülkelerin bunu yapacak imkanları bile yok ya da çok az var.

Örneğin nüfusu zaten çok yüksek olan Hindistan'ın günlük yaşam sırasında sosyal mesafe uygulaması neredeyse imkansız, bunu yapabilmesinin tek yolu tüm ülkede katı karantina uygulaması ama hem ekonomisi buna elvermez hem de bir şekilde yapmaya kalksa bile o kadar insanın temel ihtiyaç malzemelerini ulaştırabilecek bir organizasyonu kurabilmesi mümkün olmaz. Afrika'da ne olup bittiğini bile ancak sonuçlar yaşandıktan sonra öğrenmek mümkün. Sağlıklı içme suyuna ulaşmakta sorun yaşayan, kimi yerlerde açlık riskiyle karşı karşıya olan kıtada pandeminin ölümcül sonuçlarının dünya ortalamasının bir kaç katı olabileceğine dair simülasyonlar var.  

İşte böylesi bir ortam da Kübalı sağlıkçıların oluşturduğu Henry Reeve Tugayları, dünyanın ihtiyaç duyan hemen her yerine gönüllü gidip pandemiyle mücadeleye en ön saftan destek verdiler. Çoğumuz onların adını ilk olarak İtalya'nın ülke genelinde karantina uyguladığı ve hepimizin de kaygıyla izlediği günlerde İtalya'ya gidişlerinde öğrenmiştik ama onlar, Küba Hükümeti tarafından 2005 yılında kurulduğundan bu yana, Dünya çapında 21 ülkede 3,5 milyondan fazla insanı tedavi etti.

Temmuz ayında İrlanda'dan Sinn Féin'in meclis grubu, 2021 Nobel Barış Ödülü için Henry Reeve Uluslararası Tıp Tugayı"nı aday gösterdi. Sinn Féin'den John O'Dowd şunları söyledi: "Henry Reeve Uluslararası Tıp Tugayı, yakın zamanda COVID19'a karşı küresel mücadelede ön sıralarda yer aldı ve tıbbi personeli Avrupa, Afrika ve dünyanın dört bir yanındaki diğer mücadele eden ülkelere gönderdi. Henry Reeve Uluslararası Tıp Tugayı'nın gösterdiği uluslararası dayanışma, özverilik ve özen, en karanlık günlerin ortasında bir ilham kaynağı ve ışık kaynağı olmuştur." 

İngiliz milyarder iş insanı ve Virgin şirketler grubunun sahibi Richard Bronson'da "Küba'nın Henry Reeve Uluslararası Tugayları, 2005'den beri 80 binden fazla hayat kurtardı ve 27 ülkede Covid 19'la savaştı. Ülke, 2017'de Karayipler'deki kasırga yardım çalışmalarını desteklemek için yüzlerce sağlık çalışanı gönderdi ve aynı bölgeyi Ebola krizi gibi sağlık krizlerinde de sıklıkla destekledi. Ben bu muhteşem grubun Nobel Barış Ödülü konusunda bir adaylıktan çok daha fazlasına layık olduğuna inanıyorum" diyerek desteğini açıkladı.

Aralık ayında ilan edilmesi beklenen Nobel Barış Ödülü adayları arasında Henry Reeve Tugay'ının yanı sıra iklim koruma aktivisti Greta Thunberg, ABD Başkanı Trump ve Rusya Devlet Başkanı Putin'in adı da geçiyor.

Uluslararası ödüllerin ve bu arada Nobel Barış Ödülü'nün de kime verileceği konusu, çokça uluslararası siyasetin de bir parçası kılınır. Umarım, bu yıl uluslararası siyasetten daha çok uluslararası dayanışma kavramı öne çıkar.  

Ve son olarak, Türkiye'de de José Marti Küba Dostluk Derneği tarafından ''Küba Hayat Kurtarır'' sloganıyla ABD'nin Küba'ya yönelik ablukasının kaldırılmasını ve Kübalı Henry Reeve Tugayları'na Nobel Barış Ödülü verilmesi için düzenlenen imza kampanyası devam ediyor. Kampanya sayfasına şuradan ulaşabilirsiniz.    

Emrullah Kandemir

Yorum Gönder

0 Yorumlar